Eposta hayatımızı kolaylaştıran en önemli dijital unsurlardan. Ancak bir o kadar da zaman ve emek harcamamıza neden oluyor. 11 Kasım’da bir günlük “ara vermek” belki hepimize iyi gelecek!
11 Kasım 2011 gibi özel bir günde (11.11.11) özel bir şey yapmak istiyorsanız, alternatiflerden birisi de Paul Lancaster (@lordlancaster) tarafından tüm dünyada organize edilen “epostasız bir gün” etkinliğine katılmak olabilir. Yapacağınız şey çok kolay : 11 Kasım günü epostanıza dokunmayın!
Yaygın olarak tükettiğiniz şeylerle aranıza zaman zaman sınır koyabiliyor musunuz? Geçtiğimiz günlerde ABD’de yaşayan bir dostum tatil için Türkiye’de idi. “Uzun zamandır ilk kez iPhone’suz bir hafta geçiriyorum” dedi. Bu tür bağımlılıklara, “zararsız” olduğu için tolerans gösteriyoruz ancak zaman zaman kendimizi bir deneyip, bağımlılık düzeyimizi görmekte de fayda var.
“Epostasız bir gün” bu türden bir etkinlik. Lancaster, bu gün boyunca eposta göndermemenizi, size gelen epostaları açıp, okumamanızı öneriyor. Söylemesi kolay ama yapması?
Eposta sistemi 1971 yılından beri var. Geçtiğimiz aylarda kırkıncı yılı kutlandı. 2010 yılına ait bazı global veriler ise epostanın geçen kırk yıla karşın hala en önemli dijital ögelerden birisi olduğunu gösteriyor. Bir o kadar da dertli. Şöyle ki:
2010 yılında dünyada toplam 107 trilyon eposta gönderilmiş. Toplam eposta kullanıcı sayısı ise 1 milyar 880 milyon kişi (bu sayının dörtte biri kurum). Her gün dünya çapında 294 milyar tane eposta gönderiliyor. İşin kötüsü bunun 262 milyar tanesi (yaklaşık %90’ı) işe yaramaz, spam denilen epostalar.
Bu istatistikler çok düşündürücü. Gönderilen her on epostanın dokuzunun işe yaramaz olması sadece internet iletişim hatlarını ve posta kutularının saklandığı sabit disklerini meşgul etmiyor. Bu epostaları alan bireylerin de değerli zamanlarını alıyor. Sadece başlığına bakıp işe yaramadığına karar vererek siliyor olsanız bile bir eposta kutusunun temizlenmesi günde en az on, onbeş dakika alacaktır.
Posta kutularını yönetmek oldukça kritik bir iş. Eğer düzenli olarak eposta aldığınız kaynakları belli bir modele göre kategorize edip, tasnif etmiyorsanız (örneğin belli bir konuda üyesi olduğunuz bir haberleşme listesinden gelen epostaları ayrı bir klasöre aktarmıyorsanız) gelen epostaların tamamı gelen kutusunda birikeceğinden bunları okumak da apayrı bir sıkıntı konusu olacaktır.
Eposta sisteminin güçlü yanları olan hızlı ya da kolay olması aynı zamanda birer dert kaynağı da olabilmekte. Hızlı ve kolay olması, gönderilen milyarlarca epostanın yüzde doksanının gereksiz epostalardan oluşmasında önemli etkenlerden.
Eposta hayatımızı kolaylaştıran en önemli dijital unsurlardan. Ancak bir o kadar da zaman ve emek harcamamıza neden oluyor. 11 Kasım’da bir günlük “ara vermek” belki hepimize iyi gelecek!
“Dijital Kültür” Kitapçılarda ! http://tinyurl.com/66d52mh