Feeds:
Yazılar
Yorumlar

Posts Tagged ‘Sosyalizm’

Kapitalizm sanayi devriminin dördüncü aşaması desin nafile; sanayi devrimi bitti. Şimdi Dijital Devrim çağı. Görünen o ki “Yeni Dünya Düzeni”ni kapitalist mentalite değil; romantik naiflik kuruyor!

 

Her yıl Ocak ayında Davos’ta gerçekleştirilen Dünya Ekononomik Forum’u global iş dünyasının eğilimlerini izlemek açısından önemli. Bu yılın ana teması 4. Sanayi Devrimi.

Bu isim doğrudan iki şeyi çağrıştırıyor. Birincisi “sanayi devrimi” (devam ediyor). İkincisi “O-hoo dördüncü aşamaya iki şeyi gelmiş”. O halde şu soruları sormak lazım:

  • Hala “Sanayi Devrimi” demek bilinçaltımıza ne tür bir mesaj gönderiyor?
  • Sahi bundan önceki üç sanayi devrimi nelerdi?

Kolay sorudan başlayalım. Dördüncü Sanayi Devrimi lafzı aslında tam doğru değil; çünkü bu lafla işaret edilmek istenen aynı devrim içinde (sanayi) dördüncü aşamaya gelinmiş olması. Yani kastedilen Sanayi Devriminin Dördüncü Evresi.

Peki bu durumda sanayi devriminin bu evreleri nelerdir? İlk üç aşamayı birer kelime ile açıklamak gerekseydi; o kelimeler şunlar olurdu : Mekanik – Elektrik – Elektronik.

Sanayi Devrimi’nin ilk evresi buhar makinesinin icadıyla başlayan ve mekanik teknolojilere bel bağlayan devrimin ilk yılları (18. Yüzyılın sonu). Bu evre yüz yılı aşkın bir zaman sürüyor.

İkinci aşama elektrik ve bunun olası kıldığı seri üretim olgusu ile başlıyor (19. Yüzyılın sonu, 20. Yüzyılın başı). Üçüncü aşama ise 1960lardaki bilgisayarlaşma ile geliyor.

Bugünün terminolojisiyle dördüncü evre dijitalleşme ve süreçlerin robotlaşması, nesnelerin internetinin süreçlerde etkin olarak yer alması ile kendini göstermiş olacak.

Tüm bu tabloyu açıklayan tümcelerin ardına saklanan gizli gerçek nedir? Şu : Sanayi Devrimi devam ediyor! (Mu) Acaba?

Sanayi devriminin üçüncü aşaması dedikleri bilgisayarlaşma belki de sanayi toplumunun belkemiğini oluşturan olgularla hiç alakası olmayan bir başka şeyin başlangıcıdır. Kişisel bilgisayarları, interneti icat edenler, bugün de bu altyapı üzerinde dijitalleşmeyi yaygınlaştıranlar hiç de 19. veya 20. yüzyılın vahşi veya şefkatli kapitalistlerine benzemiyor. Onlar bilginin özgür olmasından yana. Onlar para istifleme değil; hayallerinin peşinde koşan romantikler.

Sanayi Devrimi paradigmasının ardından resme bakanlar buna üçüncü, dördüncü aşama desin; gerçek hiç de onların arzu ettikleri gibi olmayacak. Sanayi devrimi çöküyor. Bunu (üzgünüm) Marksizm sağlayamadı; ama dijitalleşen teknoloji sağladı (objektif bir araştırmacı sosyalizmden getirilecek bir zoraki örneğe karşı sosyal medyadan kolayca bir düzine örnek getirebilir; o zaman da sosyal medyanın “dijital sosyalizm” olduğu mu savunulacak acaba).

Kapitalistler kadar marksistlerin de gözlüklerini çıkarıp, camlarını temizlemesinin zamanı geldi de geçiyor. Dışarıda yepyeni bir devrim var. Öyle bir devrim ki ne plazalardan ne de STK ofislerinden içeri girmediği sanıldığı için (çünkü oradaki müdavimlerin kafası detaylarına basmıyor) yok farz edilen bir devrim. Oysa Dijital Devrim etrafımızı saran hava gibi her yeri kapladı.

İlerleyişini bu şekilde sürdürmesi aslında en güçlü yanı. Siz dördüncü, beşinci evrelerle; robotların ruhuyla, kalbiyle uğraşmaya devam ederken, sokakta meçhul mimarlar (sizin tabirinizle) yeni dünya düzenini kurmakla meşgul. (Az kaldı; siz tam dördüncü golü attık derken; uyanacaksınız! Gerçek sandığınız o şeylerin rüya olduğunu o zaman idrak edeceksiniz)

Read Full Post »